Portakal turuncusu bir arabadan inip
Bir elimde annemin eli, bir elimde defterler
bir cesaret giriyoruz ağır tahta kapılardan
garip kasvetli kokan ilkokuluma.
Taş hollerde bir ileri bir geri gitmeler
koşuşturma, zil çalıyor, gecikiyoruz
sonunda sınıfımı buluyoruz
ve sırama yerleşiyorum.
Içime sanki çiviler ve bozuk paralar atılmıs
ve midem heycandan döndükçe
hepsi birden iç karartıcı sesler çıkarıyor.
Annem elimi bırakıyor
"ben şimdi gitmeliyim diyor"
gözlerimde yaşlar, içimde ayıplar
siramdan onun odadan çıkışını seyrediyorum.
Bir kalabalık ortasında ilk defa tek başıma
hayat boyu sürecek olan
kendimi yabancılara kabul ettirme uğraşına işte böyle
herhangi bir günden farkı olmayan bir sonbahar gününde
Nişantaşı ile Şisli arasında
trafiği hep tıkalı bir cadde üzerinde
bir beton binada başlıyorum.
Emin Sağlamer